Subscribe

KGBT 17.Tur || Sonuna Kadar - Jennifer Probst | Yorum

9/14/2015, BY Unknown -
Ailenize ait İtalyan restoranının işleri çok kötü ve siz her şeyi düzeltmek için işin başına geçtiniz. Çalışanları idare etmek çok zor çünkü hepsi ya akraba ya da eski bir tanıdık. Garsonluk yapan kardeşiniz kız arkadaşıyla görüşmek için sürekli işi savsaklıyor.Barmense sigara tiryakisi. Durmadan sigara molası verip barı boş bırakıyor.Hepsinin yerine çalışmak ve müşterileri memnun etmek zorundasınız.Yine de şefin açığını kapatmanız çok zor. Zaten o da karısıyla kavga etmiş ve sinir bozukluğundan bütün yemeklerin baharatını ve tuzunu fazla kaçırıyor. O kadar fazla kaçırıyor ki, müşteriler durmadan su sipariş ediyorlar.Boş masalardan birine bir kadın ve bir adam oturuyor. Kardeşiniz ortalarda olmadığı için masanın siparişini almaya gidiyorsunuz. O anda, üç yıl önce, sadece size aşık olduğu ve siz sorumluluk istemediğiniz için terk ettiğiniz kadınla göz göze geliyorsunuz. Üstelik karşısında oturan kıl kuyrukla da sevgili gibi görünüyor.İşte size Gavin Luciano’nun hikâyesi. Ama bu hikâyeye biraz acı katabiliriz. Gavin’in karşısında bulduğu kadın, yani Miranda Storme, son yılların en beğenilen restoran eleştirmeni. O akşam şefin bol baharatlı spesiyalini yedikten sonra içinde yeninden alevlenmeye başlayacak olan terk ediliş acısı bütünüyle gerçek.
Bu gerçek de onun ilham kaynağı.
Alacağı intikam için.
Sonuna kadar…
 Herkese merhaba, dur durak bilmeden ara vermeden yine harika bir kitabı turuyla sizlerleyiz. Yazarın kalemine ne kadar bayıldığımı etrafımda ki herkes bilir. Çıkan her kitabını anında alıp okuyan biri olarak son kitabına tur yaptığımız için de ayrı bir mutluyum tabii ki..

Gavin yıllar önce hayallerinin peşinden giderek aile restoranını ve kız arkadaşını arkasında bırakıp çekip gider. Kendi için en doğru kararı verdiğine inanır ve iş için ülke ülke gezmeye başlar. Tabi tahmin ettiği gibi olmamıştır hiç bir şey. İşini severek yapsa da sandığı kadar mutlu olamamıştır ve arkasında bıraktığı kadını da sandığı gibi unutamamıştır. 3 yıl sonra aile restoranı zor duruma düştüğünde geri dönmek zorunda kalan Gavin arkasında bıraktığı ona aşık olan ama Gavin'in bir şey hissetmediğini düşünerek terk ettiği kadınla karşı karşıya gelir. Üstelik yanında başka bir adamla...
        Miranda'nın sesi titriyordu. "Bırak gideyim."                                                                      "O hatayı üç yol önce zaten yaptım. Tekrar yapacak değilim."
Miranda terk edildikten sonra zor günler geçirmiş ama kendini toparlayıp sevdiği işte gerçekten başarılı olmuş bir restoran eleştirmenidir. Bilmeden gittiği restoran onu 3 yıl önce terk ettiği aile restoranı olduğunu öğrenince ne kadar çabalasa da kötü eleştiri yapmadan duramaz. Gün intikam günüdür ve Miranda da tereddüt etmez. Ama bilmediği bir şey vardır. Gavin onu yeniden kaybetmemek için elinden gelen her şeyi yapacaktır.
"Çünkü gözlerime baktığın anda aramızdaki şeyin henüz bitmediğini anladım."
Yine bir Nemesis ve yine ben :) Probst benim en sevdiğim yazarlardan birisi ve ben her kitabını kaçırmadan alıyorum. Bu kitapta yine tam onun tarzına uygundu. Yine tatlı mı tatlı bir aşk hikayesi okuyoruz. Gavin ve Miranda bir arada inanılmaz güzeller. Hem duygu yüklü hem romantik bir kitap. Yazarın erotik kısımları dozunda tutması da benim en sevdiğim kısmı. Abartmadan yazılan her şey gözüme çok daha güzel geliyor.
"Gavin'in dudakları sanki Miranda'nın tadı ve kıvamını yeniden keşfetmek için dünyanın tüm zamanına sahipmişçesine onunkilerin üstünde geziyor, baskı uyguluyor, tekrar tekrar dokunuyordu. Ta ki Miranda boğazından bilinçsizce kopan bir iniltiyle beraber parmakları onun parmaklarını kavrayana dek." 
Gavin inatla Miranda'dan vazgeçmedi. Her şeye rağmen sevdiği şeyleri geride bırakmaya karar verip Miranda'nın peşinden gitti. Sahiplenici erkek tipi eşittir Gavin diyebilirim ama bu ona ekstra bir tatlılık katmış mı evet hem de nasıl katmış. Ona ne kadar ihtiyacı olduğunu açık sözlülükle söylemekten bir an bile çekinmemesi benim gözümde güçlü erkek profili yarattı. Yazarın erkek karakterlerini çok seviyorum bu yüzden.
"Bırak ne kadar ihtiyacım olduğunu göstereyim sana. Bırak seninle sevişeyim ve sen de birbirimize ait olduğumuzu gör. Benimle güvendesin, hayatım, yemin ederim."
Miranda'nı güvenmek için tereddütleri var ve yaşadıklarını okuduğumuzda bu konuda ona sonuna kadar hak veriyorsunuz. Başıından geçenler onu bu hale getirmiş ve üzgünüm ki bunun sebebi de Gavin. Her ne kadar bundan çok pişman olsa da elinden gelen her şeyi yapmaktan bir an bile çekinmedi. Geçmişleri hakkında ikisinin de üzüldüğü sahnelerde bende çok üzüldüm.
"Bu seferinde ona aşık olmayacaktı.Bu sefer gitmesine hazırlıklı olacaktı.Bu güvenliydi."
 Ve her şey tam da yolunda gidiyor derken bir yanlış anlaşılmayla bir anda çiftimiz tepe taklak geldi. Yine de Nemesis her zaman ki gibi mutlu son kitaplarıyla aklımı başımdan aldı. Yazarın kalemininden bahsetmeme bile gerek yok okuyanlar zaten benim gibi kesin bağımlısı olmuştur bile. Yan karakter bu kitapta oldukça eğlenceliydi Yani her zaman ki gibi güzel bir kitaptı.
"Bu yola girmek çok vaktini almıştı ama Miranda'yı hak etmek için geçmiş yaşamında gerçekten harika bir şeyler yapmış olmalıydı. Hayatında ki her şeyi hak etmek için..."

1 yorum: